Sarımsağın toz, yağ ya da özüt şeklindeyken yapılan çalışmaların birçoğunda kalp ve damar sağlığı için oldukça etkili olduğu belirlenmiştir.
Bu durum da doğal olarak sarımsağın doğal halinin de sağlımız için oldukça önemli olduğu anlamına gelmektedir.
Kolesterolün de sarımsak ile %7 ile %8 oranında düşürdüğü gözlemlenmiştir.
Ayrıca sarımsağın için alojene isimli bir madde bulunmaktadır. Bu madde kandaki pıhtılaşmayı önleyerek damar içinde topaklanmaların önüne geçer.
Ayrıca içerisinde bol miktarda B6 vitamini bulunduğu için homosistein seviyesini düşürerek damarların zarar görmesini engeller.
Sarımsağın bilinen bir diğer özelliği ise kan inceltici olmasıdır. Bu da kan dolaşımının kolaylaşmasını sağlar ve tansiyonunuz normal seviyede kalmasına yardımcı olur.
Anti bakteriyel özelliği ile de bilinen sarımsak tedavi amaçlı da kullanılmaktadır. Bakteri ya da virüs kaynaklı bir hastalığınız varsa sarımsak tüketerek çok daha çabuk iyileşebilirsiniz.
Antibiyotiğe dirençli bazı bakteriyel hastalıklarda bile sarımsak tozu kullanılarak iyileşmede yardımcı olur.
Ancak sarımsak tek başına etkili olmaz. Yalnızca vücudun hastalıklara verdiği tepkiyi arttırır ve korunma mekanizmasını güçlendirir.
Yapılan bazı araştırmalar ise sarımsağın kanseri önlemede oldukça etkili olduğu belirtilmiştir.
Düzeli olarak tüketilen çiğ ya da az pişmiş sarımsak kolon ve ve mide kanseri gibi çeşitli kanserlere yakalanma riskinin önemli ölçüde azalttığı gözlenmiştir.
Kanser hücresi oluşumu üzerine yapılan çalışmalara göre sarımsağın kanser riskini %30’a kadar azalttığı bilinmektedir.